google translate
Turkish to English Turkish to French Turkish to German Turkish to Greek Turkish to Italian Turkish to Japanese Turkish to Russian Turkish to Spanish Turkish to Chinese

mesaj gönder

Vampirler

Vampirler var mıdır?

İnanır mısınız vampirlerin mevcudiyetine…

Ben, şahsen inanmıyorum...

Ama mevcudiyetinden hiç şüphe duymadığım farklı bir vampir çeşidi var:“enerji vampirleri.”

Görmek istemeseniz de, var olduklarını her fırsatta ısrarla ispat ediyorlar zaten…

“Buradayım” diye bas bas bağırıyorlar…

Ve de gerçekten çok tehlikeliler…

Fütursuzca saldırıyorlar…

Ve sayıca öyle çoklar ki…



***


İngilizceden alınmış bir tabir aslında…

Daha benzetmeyi ilk duyduğumda hayran kalmıştım…

“Harika bir metafor” demiştim kendi kendime…

Vampir, kelime olarak “kan emici” anlamına geliyor…

Enerji vampiri de insanın içindeki enerjiyi, yaşama sevincini emiyor adeta…

İliğinize kadar kurutuyor heyecanınızı, moralinizi…

Vampirin insanı boynundan emdiği iddia edilir ya hani...

Enerji vampiri de yüreğinden, beyninden emiyor insanı...

Çekip alıyor tüm olumlu duygularınızı…

Posanızı çıkartıp kendisine benzetiyor en sonunda…


***


Ne kadar kalabalık olduklarını fark ettiğinde ürperiyor insan…

Yanı başınızdalar aslında…

Akrabalarınızın, dostlarınızın, iş arkadaşlarınızın…

Müdürlerinizin, komşularınızın vs. arasında gizleniyorlar…

Sabah yeni bir güne,  getireceği güzel sürprizlerin beklentisiyle, heyecanla uyanıyorsunuz…

İşe giderken otobüste, vapurda, metroda enerji vampirleri sarıyor çevrenizi…

Göz göze geliyorsunuz…

Önce feri sönmüş gözleriyle emmeye başlıyorlar enerjinizi…


***


Kan kokusu alan vampirler gibi, moral ve heyecanı hissediyor enerji vampirleri…

Nasıl ki gün ışığının vampirleri rahatsız ettiği söylenirse, mutluluk ve umut de enerji vampirlerini çileden çıkartıyor…

Kendileri mutsuzsa çevrelerinde gülümseyen insanlar görmeye tahammül edemiyorlar.

İşte bu yüzden hep pozitif insanların arasında avlanıyorlar…

Kendi içlerindeki olumsuzluğu bulaştırmak için pusuda bekliyorlar…


***


Örneğin bir iyilik yapıyor, bir yardımda bulunuyorsunuz…

Ya da güzel bir söz söylüyorsunuz mesela…

Teşekkür bile etmiyorlar, kütük gibi ruhsuzlar…

Pişman oluyorsunuz yaptığınıza…

“Bir daha mı!” diyorsunuz içinizden…


***


Farklı farklı türleri var enerji vampirlerinin…

Bazıları doğuştan acıların çocuğu…

Hepsi adeta hayatın kurbanı…

Ve sanki bu dünyada bir tek onların sorunu var…

Esir alıyorlar adeta sizi sorunlarıyla…

Akıl danışmak mı?

Yo, niyetleri o değil kesinlikle…

Onlara acıyın, mazoşist damarlarını okşayın,  “haklısın senden kötü durumda olanı yok” deyin yeter…

Aynalı vampirler var örneğin…

Kendi huzursuzluklarını yansıtmak için can atan…

Eşiyle, sevgilisiyle kavga ediyor; söyleyeceklerini yutuyor, başkasına patlıyor…

İş yerinde yöneticisinden azar işitiyor, tepkisini size yansıtıyor kırıcı üslubuyla…


***


Enerji vampirleri ille de asık suratlı olacak diye bir kural yok aslında.

Tam ters yaradılışta enerji vampirleri de çok fazla aramızda.

Sürekli konuşan ama hiç dinlemeyen…

Saatlerce süren sohbetlerde sadece kendisinden bahseden…

Sürekli kendisini öven…

Kendisine tapan ve herkesin aynı şekilde herkesin tapmasını bekleyen…

Kendisini mühim bir şahıs gibi göstermek isteyip arka arkaya palavralar sıkan ve inandığınızı sanıp zekânızla dalga geçen…

Hatta kendi söylediği yalanları tekrar ede ede, gerçeklik boyutundan uzaklaşan…

Sürekli ısrar eden ama size ne düşündüğünüzü hiç sormayan…

Sürekli kendisini size akıl vermek zorunda hisseden ve kendisi gibi davranmaya zorlayan…

Kendinizle baş başa kalmak istediğinizde bu hakkınıza saygı göstermeyen…


***


Dr. Judith Orloff  “Duygusal Özgürlük” isimli kitabında enerji vampirlerinin geniş bir sınıflandırmasını yapıyor ve bunlardan korunmanın yollarını anlatıyor…

Ben biraz geç de olsa bazı insanları değiştirmenin imkânsızlığıyla yüzleşince farklı stratejiler geliştirmenin doğruluğuna inandım…

Ve enerji vampirlerinden uzak durmanın bu bağlamda en doğru yol olduğunu fark ettim…

Televizyonda enerji vampiri bir siyasetçi konuşurken direkt başka kanala atlıyorum örneğin…

Narsistlerle aynı ortamda bulunmamaya çaba gösteriyorum, kendilerine aşık olanları kendi kumdan şatolarında yalnız bırakmayı tercih ediyorum…

“Erkekler berber değiştirmez” kuralını bile çiğnedim yıllardır tıraş bitene kadar tüm enerjimi dertleriyle emen berberimi değiştirerek…

Asık suratlı insanlarla yolumun kesişmemesi için özel bir çaba sarf ediyorum, en yakın arkadaşlarım, akrabalarım dahi olsa…

Yolculuklarımda mutsuzluk saçan suratlara bakmaktansa açıp kitabımı okuyorum…

Ve en nihayet kendimle baş başa kalmak istediğimde cep telefonumu kapatmayı, işi düşenleri, “hep bana”cıları ötelemeyi öğrendim…


***


Bencillik değil bu…

Katılmıyorum…

Çünkü ilginizi, sevginizi, desteğinizi “gerçekten” hak eden insanlar var çevrenizde…

Enerji vampirleri onların bu haklarını gasp ediyorlar aslında…

Sizi tüketiyorlar ve sunacak bir şeyiniz kalmıyor çevrenize…

Hatta kendi kendinize bile!...






YORUMLAR
Lütfen sitede yapacağınız yorumların hakaret, aşağılama vs. gibi unsurlar içermemesine özen gösteriniz. Bu tarz yorumlar kesinlikle aktive edilmeyecektir. Teşekkürler...